Powered By Blogger

10 Nisan 2012 Salı


CHEVROLET AVEO  1.4 

Aveo’nun modifiye atölyesinden çıkmış gibi görünen far ve stop lambaları en karakteristik öğeleri… Siyah zemin üzerine birbirinden ayrı tasarlanmış yuvarlak yapılı farlar sportif görünüyor.  Ayrıca sivri burun tasarımı, geniş hava ızgarası, kaslı kaput yapısı ve tampona yerleştirilmiş Chevrolet logosu da  sportif imajı destekliyor. Aveo’nun profil görünümünde arka kapı açma kollarının yeri dikkat çekiyor. Son yıllarda bazı modellerde görmeye başladığımız, kelebek camı yerine yerleştirilmiş kapı açma kolları Aveo’da da yerini almış. Arka kısımda yine siyah zemin üzerine parçalı şekilde tasarlanmış stop grubunu görüyoruz. Tavan spoileri ile daha da çekici hale getirilmiş arka kısım ön taraf kadar agresif değil. 4039 mm uzunluğa sahip Aveo, platform kardeşi Opel Corsa’dan 40 mm, Peugeot 207’den 9 mm, Renault Clio’dan ise 51 mm daha uzun.


Sert yapılı plastiklerle şekillendirilmiş iç mekan tasarım anlamında gayet başarılı. Aveo’nun iç mekanında hemen dijital gösterge grubu dikkatimizi çekiyor. Motosikletlerden ilham alınarak tasarlanmış turkuaz renkli gösterge grubu üzerinden yol bilgisayarı verilerini görmek de mümkün. Parlak gösterge ışıklarını kapatabilmek mümkün olsaydı keşke!  Opel modelleri ile benzer direksiyon yapısı gayet başarılı ama boyutu Aveo gibi bir araç için biraz büyük.  Orta konsolda kolay kullanımlı müzik sistemi ve klima yer alıyorken en alt kısmında ve yanlarda küçük eşyalarınız için bölümler de mevcut. Yan kısımlardaki boşluklar sanki havalandırma ızgarası olarak tasarlanıp sonradan vazgeçilerek boşluk bırakılmış gibi görünüyor.  Vites kolunun hemen arkasında bulunan büyük ESP butonunun ardında da bardaklıklar yer alıyor. Küçük eşyalarınız için bol eşya gözü sunan Aveo’da iki adet torpido gözü ve koltuk altı çekmecesi bulunması da güzel detaylardan. Üstteki torpido gözünün içerisinde bulunan USB ve AUX girişi aracılığıyla harici cihazlardan müzik dinleyebilirsiniz.

Test ettiğimiz Chevrolet Aveo’nun motor kaputunun altında Opel modellerinden de tanıdığımız 1.4 litrelik Ecotec motor görev yapıyordu. Bu motor 6000 d/d’de 98hp güç üretiyor. 130 Nm’lik maksimum torkunu 4000 d/d’da veren motor için yüksek devirleri seviyor diyebiliriz. Devir yükseldikçe sesini içeriye ulaştırmaya başlayan ünite sakin şehir içi kullanımlar için yeterli performansı sunuyor. 5 kademeli manuel şanzımanla kontrol edilen Aveo, 0-100 km/s hızlanmasını 12,2 saniyede tamamlayıp 177 km/s hıza ulaşabiliyor. Hızlanmanın 120 km/s süratten sonra oldukça yavaşladığını söylemeliyiz. Aveo testimiz süresince ortalama 7.4 lt/100 km yakıt tüketti.



Orta sertlikteki süspansiyonları ile yoldan gelen darbeleri emmeye çalışan Aveo, çok bozuk olmayan yollarda bunu gayet iyi başarıyor. İçeriye giren yol ve motor sesi ise yüksek hızlarda rahatsız edici olmaya başlıyor. Arka koltuklarda sınırlı diz mesafesi sunan aracın ön koltuklarında ise konfor yönünden bir sıkıntı yaşanmıyor.
Sınıfının en iyi yol tutan modellerinden biri ile aynı platformu paylaşan Aveo, Opel Corsa kadar olmasa da gayet başarılı bir şekilde yola tutunuyor. Ayrıca standart sunulan ESP sistemi hayat kurtarıcı olabilir. Chevrolet Aveo’nun direksiyon ve fren tepkileri de sınıfındaki rakiplerine benzer seviyede.

Chevrolet’nin yenilediği kompakt modeli Aveo, 1.2 litrelik benzinli versiyonu ile girdiği EuroNcap çarpışma testinden 5 yıldız alarak ayrıldı. Önden çarpışma testinde Aveo’nun yolcu kabini sağlam kaldı. Mankenlerin göğüs ve uyluk bölgesi yeterince iyi korundu. Aveo, benzer korumayı farklı boyutlardaki mankenler ve oturma pozisyonlarında da tekrarlamayı başardı. Aveo, maksimum puanları yan çarpışma testinden aldı. Mankenin vücudunun tamamı mükemmel şekilde korundu. Bir çok kez tekrarlanan yan direk çarpışma testinde ise mankenlerin göğüs bölgesinde ortalama bir koruma sağlandığı görüldü. Aveo koltukları arkadan çarpışmalarda etkili olan kamçı etkisine karşı iyi bir koruma sağladı. Yeni Aveo, yetişkin korumada yüzde 95, çocuk korumada yüzde 87, yaya korumada yüzde 54 ve güvenlik asistanlarında yüzde 93 puan aldı.




KAYNAK:ARABAM.COM

VOLKSWAGEN PASSAT 1.4 122 BG

Yenilenmiş Passat’ın ön yüzü geçmiş modele göre iddialı değil… Aracın far tasarımında artık düz çizgilere yer verilmiş. Ayrıca yeni Passat LED gündüz farları ile birlikte geliyor. Fakat baz donanım olan Trendline’da sunulan farlar artık merceksiz ve görüntüsü ödenen paraya yakışmıyor.  Ön kısımda büyüyen sis farları da hemen fark ediliyor. Klasik Passat şıklığındaki sedan formda herhangi bir değişiklik yapılmamış. Test aracımızın arka stop grubunda gördüğünüz ve şık görünen lamba grubu, Highline donanımla beraber LED desteğine de kavuşuyor. Aracın çeşitli yerlerinde kullanılan krom kaplamalar şıklığı arttıran bir etkiye sahip. Arka kısımda ise küçük kardeşi Jetta ile benzer çizgiler göze çarpıyor. Bagaj kapağı Volkswagen logosunun üzerine bastırılarak, içeriden bir düğmeyle veya anahtar üzerindeki kumanda ile açılabiliyor. VW Passat, 4769 mm’lik uzunluğuyla, Peugeot 508’den 2,3 cm, Opel Insignia’dan 6,1 cm, Renault Latitude’dan tam 12,8 cm daha kısa. Passat’ın 1820 cm’lik genişliği de rakiplerinin gerisinde. Passat, kullanıcılarına 565 litrelik büyük bir bagaj hacmi sunuyor.


Yenilenen Passat’ın iç mekanı olgun çizgilerle oluşturulmuş. Test aracımızdaki büyük ekranlı ses sistemi  aracın orta konsolunu oldukça şık gösteriyor. Ayrıca buradan klima sistemini de takip edebiliyorsunuz. Dokunmatik olarak kumanda edilen sistemde Navigasyon özelliği olmaması ise büyük bir eksiklik. Ses sisteminin üzerindeki analog saat hoş bir detay olmasına rağmen konumu ve açısı itibariyle parlıyor. Okunabilirliği çok başarılı olan gösterge paneli, Passat’ın ağır havasına ayak uyduruyor. Üç kollu çok fonksiyonlu deri direksiyon simidi sportif duruyor ancak Passat’ta dört kollu daha oturaklı bir direksiyon simidi kullanılabilirmiş. Araç içerisinde birçok saklama gözü bulunuyor, kapı gözlerinin halı kaplı tabanı da Passat’ın yolcularına verdiği değeri gösterir gibi. Passat’ın geniş arka koltuklarının ortada olanı yatarak kol dayama ve bardaklık olarak görev yapabiliyor. Ayrıca koltuğun bu kısmından bagaja ulaşmak da mümkün…  Makyajla beraber B6 kasada olan, alarm, lastik basınç kontrol sistemi, koltuk altı çekmece gibi bazı özelliklerin kalktığını veya versiyona göre sunulduğunu belirtmeliyiz.
Test aracımızda bulunan anahtarsız çalıştırma özelliği sayesinde anahtarınız cebinizdeyken Passat’ı çalıştırmanız mümkün.
Yenilenen Passat’la beraber eklenen donanımlardan biri otomatik park asistanı. Sistem vites kolunun yanındaki düğme ile devreye alınarak park yeri arıyor. Uygun yer bulunduğunda sesli ve görsel olarak sürücüyü uyaran Passat, direksiyon hareketlerini kendisi yaparak çoğu zaman mükemmel park ediyor. Sistemin rakiplerine oranla en büyük avantajı dikey olarak da park edebilmesi.


Bundan 15 öncesinde VW Passat’ta 1.4 litrelik bir motor kullanılacağı kimin aklına gelirdi ki! Küçük hacimden büyük güçler çıkaran motor furyasını başlatan VW, test aracımıza 1.4 litrelik TSI motoru yerleştirmişti. Kaputun altında ufacık cüssesiyle görev yapan ünite, turbo beslemesi sayesinde 5000 d/’de 122 hp güç üretiyor. 1500-4000 d/d aralığında üretilen 200 Nm torku sayesinde Passat gibi ağır bir aracı bile rahatlıkla taşıyan motor övgüyü hak ediyor. Bu motorun performans anlamında hayal kırıklığı yaşatabileceğini düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Bir buçuk ton ağırlığındaki Passat’ı 10.3 saniyede 100 km/s sürate çıkartan motorun ara hızlanmaları da tatmin edici. Bunda en büyük pay tabi ki çok hızlı bir şekilde vites değiştirebilen DSG şanzımanın payı büyük. 7 kademeli otomatik vites ekonomi yapmak isteyenlerinde en büyük yardımcısı. Passat testimizin sonunda 8,2 lt/100 km ortalama tüketim verisi elde etti. Otoyol yolculuklarında ise 90-100 km/s hızda hız sabitleyici kullanarak bu veriyi 5,5 lt/100 km civarına çekebildik.


VW Passat denildiğinde pek çok kişinin aklına ilk gelen olgu ‘konfor’ oluyor. Aracın süspansiyon sistemi yoldan gelen darbeleri çok başarılı bir şekilde emerken, yapısı da sessiz. Koltuklarında gayet konforlu yolculuklar yapılan yeni Passat, iç mekanının sessizliği ile de beğenimizi kazandı. Aracın içerisinde yol ve rüzgar sesi neredeyse hiç duyulmuyor. TSI motor yüksek devir çevirmediği sürece son derece sessiz. VW yalıtım konusunda çok iyi iş çıkarmış. Passat, yolcularına her koltukta aynı konforu sunmayı başarıyor. Arka koltuklar cömert bir diz mesafesine sahip ve ergonomik açıdan çok başarılılar. Burada oturan yolcular için havalandırma kapakları unutulmamış.
Süspansiyonların çok başarılı darbe emişi aracın yol tutuşundan ödün verilmiş anlamına gelmiyor.  Passat virajları hızlıca geçerken sürücüsünü hiç tedirgin etmiyor. Viraj limitlerini zorladığınızda ise standart sunulan ESP sistemi sayesinde Passat hemen yoluna giriyor. Bu arada biraz hızlı bir kullanım gerçekleştirdiğinizde, ön koltuk minderlerinin yetersiz yan desteği ortaya çıkıyor. Passat’ın yol tutuşu başarılı ancak direksiyon sistemi çok hızlı değil.
Passat 2010 yılında makyajsız versiyonu (B6) ile girdiği EuroNcap çarpışma testinden 5 yıldız ile ayrıldı. Araçta sürücü, yolcu, yan ve perde hava yastıkları ile ESP sistemi standart olarak sunuluyor.

KAYNAK:ARABAM.COM

 YENİ HONDA CIVIC 1.6

nesli kadar etkileyici bir tasarıma sahip değil maalesef. Eski Civic cesur tasarımıyla adından söz ettirmişti ama yeni nesil o kadar cesur olamamış. Sıradan çizgilerle oluşturulmuş ön kısımda Honda City’nin izlerini görüyoruz. Honda logosunu ortasına alacak şekilde yerleştirilmiş kromajlı şerit sayesinde aracın ön kısmına daha elit bir hava katılmış. Profilden iyi görünen modelin yan camlarında kelebek camları bırakıldığını görüyoruz. Büyük yan aynalar selefinden kalma bir hatıra gibi. Aracın hayal kırıklığı yaratan kısmı arka tarafı… Arka tasarım çok sıradan. Arka tasarım için şu noktası güzel diye bir yorum yapamıyoruz. Sadece genişliği 5 mm artan Civic, Volkswagen Jetta’dan 9,9 cm, Renault Fluence’den ise 6,5 cm daha kısa. Modelin 440 litrelik bagaj hacmi rakiplerinin 500 litre üzerindeki bagaj hacimlerinin yanında biraz küçük.

Sürücüye yönelik tasarlanmış ön konsolunda sert malzemelerin kullanıldığı Civic, bazı markaların bir alt segmentteki modelleriyle yarışır durumda. Kalite hissi konusunda selefinin daha iyi bir konumda olduğunu bile düşünebilirsiniz. Modelde kullanılan gösterge grubu iki kısımlı olarak tasarlanmış. Direksiyonun ortasından takip ettiğimiz kısımda devir göstergesi bulunurken, direksiyon üzerinden dijital hız göstergesini görüyoruz. Hız göstergesinin yan kısımlarında bulunan çizgiler sürüş stilimize göre renk değiştiriyor. Ekonomik bir sürüş karakteri ile yol alıyorsanız yeşile dönen ışıklar, gaza yüklendiğiniz durumlarda maviye dönüyor.  Ergonomik açıdan tüm kumandaların sorunsuz olduğu araçta havalandırma kapaklarının birbirinden çok farklı yapısı simetri takıntısı olanları rahatsız edebilir. Açık renkli döşemelerle oldukça ferah görünen kabinde yeteri kadar eşya gözü var ancak kapı ceplerinin daha büyük olması gerekirdi. Araç içerisinde en çok dikkat çeken yol bilgisayarı ekranının okunabilirliği çok iyi ve buradan görüntülenen geri görüş kamerasının netliği pek çok rakibini 


Honda, motor konusunda dünyanın en iyileri arasında gösterilebilir ancak Civic’de kullanılan atmosferik motor artık demode. Rakiplerinin pek çoğu aşırı beslemeli ve bu sayede verimi arttırılmış motorlar kullanırken Civic hala geleneksel bir motora sahip. 6500 d/d’de 125 hp güç üreten motor, 4300 d/d’den itibaren 152 Nm tork üretiyor.  Bu değerlere bakıldığında Civic’in çevik bir karaktere bürünmesi için yüksek devir aralığında dolaşılması gerektiği anlaşılıyor. 5 ileri otomatik şanzımanla kombine edilmiş motor gücünü ön tekerlere iletiyor ve 0-100 km/s hızlanmasını 12,2 saniyede gerçekleştiriyor. Tork konvertörlü şanzıman konfor açısından çok başarılıyken, şehir içinde tüketim değerlerinin yükselmesine neden oluyor. Ortalama test tüketimi 9.2 lt/100 km olarak ölçüldü fakat bu değeri şehir dışında 6 lt/100 km civarına indirmek gayet kolay.


Önde MacPherson, arka kısımda ise çift salıncaklı süspansiyon sistemi kullanan Civic, virajlı yollarda keyif alarak kullanacağınız bir otomobil değil. Hızlı girilen virajlarda önden kaymaya meyilli, ancak standart sunulan ESP bu sorununun aşılmasında çok büyük bir yardımcı. Civic daha çok huzurlu yolculukların otomobili. Yumuşak koltuklarının konforu gayet iyi, yalıtım konusunda kendini geliştirmiş ve süspansiyon sistemi konfor açısından iyi işler çıkarıyor. Arka koltukta yolculuk edenler için de yeterince diz ve baş mesafesi sunan Civic, bu konularda geçer not almayı başarıyor. Üstelik düz zemin sayesinde arka orta koltukta yolculuk eden kişi de rahatsızlık yaşamıyor.


Yeni Civic sedanın Euro Ncap çarpışma testine bir katılımı bulunmuyor. Hatchback kardeşinin test sonuçları ise şu şekilde;
Önden çarpışma testinde Civic’in yaşam kabini tamamen stabil kaldı. Test verileri mankenlerin iyi korunduğunu gösterdi. Farklı boyuttaki mankenlerle ve değişik oturma pozisyonlarında gösterge panelinin ve direksiyonun sürücü diz bölgesine zarar verme riski olduğu belirlendi. Civic maksimum puanlarını yan bariyer çarpışma testinden aldı. Mankenler mükemmel korundu. 
Tekrarlı yan direk çarpışma testinde deiyi puanlar alan Civic’in sürücünün göğüs bölgesini iyi koruduğu görüldü.
Civic koltukları, arkadan çarpışmalarda etkili olan kamçı etkisine karşı boyun bölgesini mükemmel korudu.



KAYNAK:ARABAM.COM


3 Nisan 2012 Salı

GECE UÇUŞLARI

Bazı insanlar otomobillerin kokpitinin gece görüntüsü çok sever.Bazıları içinse sadece orada yanan küçük lambalardır.